Mülteci Kadınların Açıklaması: Dünya Kadınlar Günü

Mülteci kadınlar birbiriyle kesişen bir dizi eşitsizlikle karşı karşıyadır ve mülteci ve kadın olarak kimlikleri nedeniyle ayrımcılığa uğramaktadır. Sonuç olarak mülteci kadınlar, topluluklarında yaşanan şiddet, yoksulluk, eşitsizlik ve yerinden edilme sorunlarından en orantısız şekilde etkilenen kişilerdir. Farklı zorluklarla karşı karşıya olmalarına rağmen hem Türkiye’de hem de dünyada kadınlar bu zorlukların üstesinden gelerek kendi topluluklarını ve toplumlarını iyi yönde dönüştüren liderler, aktivistler ve değişim yaratıcılar olmuştur. Mülteci kadınlar eşit muamele görmeli ve fırsat verildiğinde dünyayı başarılı bir şekilde daha iyi bir yer haline getirebilecek aktörler olarak kabul edilmelidir.

Bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayan Türkiye Mülteci Konseyi (TMK) Toplumsal Cinsiyet ve Göç Çalışma Grubu aşağıdaki tavsiyeleri sunmaktadır:

  1. Kadınlar ve kadın kuruluşları, özellikle mülteci kadınların liderliğindeki kuruluşlar, planlama, istişare ve uygulamadan politika ve kararların izlenmesi ve değerlendirilmesine kadar politika yapma ve karar verme süreçlerinin tüm aşamalarına dahil edilmelidir. Kadınların liderliğindeki ve mültecilerin liderliğindeki kuruluşlar, fonlara ve kaynaklara erişimin kolaylaştırılması ve bu kuruluşların savunuculuk, ağ kurma, araştırma, planlama, yönetim ve strateji oluşturma faaliyetlerine verilecek hedefli desteklerle desteklenmelidir.
  2. Mülteci kadınlar ilk müdahale ekipleri olarak görülmeli ve insani müdahalenin ön saflarında yaptıkları çalışmalar tanınmalıdır. Bu amaçla mülteci kadınların insani yardım ve kalkınma müdahalelerindeki liderliğini yaygınlaştırmak ve artırmak için politika ve programlara yatırımlar yapılmalıdır.
  3. Savaşın ve şiddetin mülteci kadınlar üzerindeki orantısız etkisi ve kadın bedeninin silahlaştırılması düşünüldüğünde, mülteci kadınlar barışı koruma ve barış inşası süreçlerinde ve çatışma sonrası kalkınma programlarında mülteci kadınlar eşit şekilde temsil edilmeli ve çatışmaların çözümü, erken iyileşme ve kalıcı çözümlere erişim ile ilgili süreçlere anlamlı şekilde dahil edilmelidir.
  4. Kadınların ve kadın ağlarının karşısındaki toplumsal ve ekonomik eşitsizlikleri ve yoksulluğu aşmak için bir strateji olarak mülteci kadınlara ait ekonomik girişimler ve işletmeler ve kadın liderliğindeki diğer işletmeler politika ve yatırımlarla desteklenmelidir.
  5. Farklı sektörlerde, özellikle işletme, kanun uygulaması, bilim, teknoloji, mühendislik, matematik ve dijital ekonomi gibi geleneksel olarak “erkek” alanlar olarak görülen alanlarda mülteci kadınların temsil edilmesi anlamlı şekilde desteklenmelidir.
  6. Mülteci kadınlar, lider, pozitif rol model, hak sahibi ve paydaş olarak kabul edilmelidir. Kadınlar ve özellikle mülteci kadınlar yardım bekleyen zayıf, pasif veya kırılgan kişiler olarak lanse edilmemelidir.

 

Arapça açıklama için tıklayınız.

İngilizce açıklama için tıklayınız.

Farsça açıklama için tıklayınız.

WhatsApp chat